Şekillenen fikirleri etkileyen faktörler; bireyin farkındalığının dışında, kontrol edilemeyecek tarihsel kültür ve geleneklerin, toplumsal alışkanlıkların ve çevresel zorunlulukları etkisi altında geliştiği taktirde, bireyin; fikirlerinin oluşum süreçlerini ve esas olarak fikrin ait olduğu temel dayanağın şekillenişini kavrayabilecek muhakemelere sahip olmasına doğrudan engel olurlar. Ve bu şartlar altında bireyin, fikre sahip olmasının çok dışında, ancak kendisine kültür endüstrilerinin kontrolü altında olabilecek dayatmalar ışığında gelişebilecek, empoze edilmiş fikirlerle yönetiliyor oluşundan söz edilebilir. Dolayısıyla bir fikre sahip olmak, bireyin toplumsal alanda yaşadığı en büyük zorluklardan biri haline gelir. Ancak fikri aidiyetin farkındalığına dair bir bilincin gelişmemesi durumu, herhangi bir fikre sahip olamayan kişilerin bu konuda sorun yaşamamasını da sağlar. Araçsal akla hükmetmenin, onu farkında olmanın kazandırdığı anlamlılık, onu farkında olan kişi için bir problem teşkil eder. Bu noktada kullanılan problem ifadesi aksilik veya kötülüğü ifade etmekten çok çözülmesi, geliştirilmesi gereken, hatta daha da önemlisi çözülmesi veya geliştirilmesi gerektiği farkında olunan temel problemleri ifade etmek içindir. Bu farkındalığa sahip olabilme, sahip olunması arzulanan fikrin şikillenişini etkileyen tüm unsurların etkisi altında gelişen bir sürece tekabül eder. Bu süreç içerisinde insan aklı, karşılıklı muhakemenin sonuçlarıyla yol alır çünkü herhangi bir sonuç önermesi ortaya çıkarmanın başka bir yolu yoktur. İnsan, en az iki önermeden bir sonuç önermesi ortaya çıkarabilecek şekilde gelişmiştir. Bu sayede en temel davranışsal kararları verebilir, öğrenir ve zekileşir. Bu, insan aklının evriminin hala devam eden doğal bir sürecidir ve bu süreci etkileyen sonsuz değişken tamamen kaotiktir.
FİKRİ MÜLKİYET
Güncelleme tarihi: 25 Ağu
Comments